Ramazan ayının simgelerinden biri olan top patlatma geleneği, Bilecik'te 30 yıl boyunca durmaksızın süregeldi. Bilecik halkının her akşam sabırsızlıkla beklediği bu önemli ritüel, şehrin nostaljik atmosferini oluşturarak Ramazan'ın ruhunu daha da derinleştiriyor. Bu geleneği yaşatan kişi ise gönüllü olarak hizmet eden bir vatandaş. Kendi imkânlarıyla top atma işlemini gerçekleştiren bu fedakar insan, hem Bileciklilerin hem de ziyaretçilerin takdirini topluyor.
Ramazan topu geleneği, Osmanlı dönemine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. O yıllarda oruç tutanların iftar vaktini belirlemelerine yardımcı olmak amacıyla atılan toplar, zamanla toplumsal bir ritüel haline gelmiştir. Türkiye'nin pek çok yerinde bu gelenek devam etmekle birlikte, Bilecik'in kendi özel durumu sayesinde bu gelenek yıllardır kesintisiz bir şekilde yaşatılmaktadır. Bilecik'te, bu geleneğin tarihe tanıklık eden bir aile tarafından devam ettirilmesi, aslında şehrin kültürel değerlerinin önemini de gözler önüne sermektedir.
Her yıl Ramazan ayının başlangıcıyla birlikte bir organizasyon süreci başlamakta. Bilecik Sakarya Parkı'nda gerçekleşen etkinlikler, akşam ezanıyla birlikte başlamakta. Top atma işlemi, insanları bir araya getiren, dayanışma ve kardeşlik duygularını pekiştiren bir etkinlik olma özelliğini taşımaktadır. Her akşam saat 19:15 civarında atılan top sesi, aynı zamanda Ramazan ayının ruhunu simgeleyen bir çağrı niteliği taşımaktadır. Bu nedenle bu etkinlikler sadece bir ritüelden öte, Bilecik halkı için sosyal bir buluşma noktası olmuştur.
30 yıldır süren bu gelenek, her yaştan insanın katıldığı, ortak bir değer oluşturduğu bir buluşma platformu sunuyor. Gençler, çocuklar ve yaşlılar hep birlikte toplanarak bu anı paylaşmakta, birbirleriyle kaynaşmaktadır. Ramazan topunu atan kişi, bu geleneğin yaşatılmasında kritik bir rol oynamaktadır. Gönüllü olarak bu merasimi gerçekleştiren bu fedakar kişinin, etkinlik boyunca gösterdiği özveri ve samimiyet, katılımcılar arasında büyük bir bağlılık hissi oluşturuyor.
Bilecik'te bu geleneğin sürdürülmesinin ardında yatan nedenler arasında, kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılması, toplumsal kimliğin güçlenmesi ve birlikteliğin önemi öne çıkmaktadır. Bu tür etkinlikler, yerel halkın yanı sıra şehri ziyaret edenler için de unutulmaz anılar bırakmaktadır. Ramazan topu geleneği, sadece Bilecik'e özgü bir unsur değil; aynı zamanda Türk kültürünün zenginliğini ortaya koyan bir semboldür.
Etkinliklerin sürdüğü süre boyunca, birçok yerel esnaf ve işletme de bu sürecin bir parçası haline gelmektedir. İnsanlar Ramazan akşamlarında birbirlerine iftar yemeği sunmanın yanı sıra, sokaklarda yaşanan bu cıvıl cıvıl atmosfere katkıda bulunmakta. Bilecik’in sosyal hayatının zenginleşmesine ve halkın kaynaşmasına vesile olan bu tür etkinlikler, aynı zamanda şehrin turizmine de olumlu katkı sağlamaktadır.
Sonuç olarak, Bilecik’te 30 yıldır süren Ramazan topu geleneği, sadece bir eğlence değil, aynı zamanda köklü bir kültürel mirasın yaşatılmasıdır. Bu geleneği sürdüren kişinin gösterdiği özveri ve toplumdaki dayanışma ruhu, Ramazan ayının manevi havasını daha da güzelleştiriyor. Bilecikliler, bu özel ritüeli her yıl heyecanla bekleyerek, hem geçmişleriyle bağlarını güçlendiriyor hem de geleceğe umutla bakarak bu değerlere sahip çıkmayı sürdürüyor.